ÇANAKKALE İLE SÖYLEŞTİK
Şanlı tarihimizin en büyük zaferlerindensin ey Çanakkale! Yirminci yüzyılın başlarında nelere şahit oldun sen söyle? Anlat bizlere şanlı tarihini. Tanıyalım senin dilinden Koca Seyit’i, elleri kınalı her bir yiğidi. Bir de senden duyalım Bedrin Aslanları kadar şanlı yiğitlerin o eşsiz zaferini. Neden susuyorsun, konuşmuyorsun, dertlisin herhalde? Sahi Almanya ile beraber savaşa girmiştik biz. Birinci Dünya Savaşının kaybedeni olmuştuk her ikimiz. Onlar bizden sonra bir savaş daha atlattılar. İkinci Dünya Savaşında ise bize muhtaç olmuştular. Yoksa dargın mısın biz gençlere? Japonya ders almışken Hiroşima ve Nagazaki den, biz gerekli dersleri alamadık mı senden söyle? Biliyorsun Kore’ye bile asker gönderdik biz. Güney Kore ve Türkiye kardeş olduk ikimiz. Neden bize küskünsün, her yıl ziyaret etmiyor muyuz seni? Okuduğumuz şiirlerle inletmiyor muyuz her yeri? Ah kafam bu divane kafam, şimdi anladım kusura bakma seni! Konuşurken bana bu ülkeleri neden örnek gösterdiğini... Onlar da çok beter savaşlardan çıkmıştılar. Şimdilerde ise ekonomileriyle lider konumdalar. Sen şimdi bize diyorsun ki çok çalışın. Aklınızdaki mesai mefhumu sekiz beş olmasın. Koşun koşturun icatlar yapın, araba, uçak fabrikalarının temellerini atın. Tüketen değil üreten gençler olmayı başarın. Ekonomi ibrelerini tavana çakın. Eğitim denince en başta yer alın. Üzülme ve merak etme. Vurdu kırdılı dizilerden, sabahı olmayan gecelerden, uyuşturucu ve alkolden, gerçeği olmayan hayallerden uzak duracak bu gençlik. Çok okuyup, yazacak geleceğe edecek rehberlik. Ah Çanakkale dargın olmana rağmen yine de ümidini kesme bizden, söz olsun sana, mücadele edersek çıkacak birçok lider içimizden…
İlgili haber:http://www.manisadenge.com/canakkale-ile-soylestik-makale,2676.html